el-Evvel: Varlığının başlangıcı olmayan Rabbimize sonsuz şükürler olsun. Rabbim, ülkemizi, milletimizi, devletimizi, bayrağımızı, vatanımızı korusun. Düşmanlara fırsat vermesin. 15 TEMMUZU UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ...

el-Evvel: Varlığının başlangıcı olmayan Rabbimize sonsuz şükürler olsun. Rabbim, ülkemizi, milletimizi, devletimizi, bayrağımızı, vatanımızı korusun. Düşmanlara fırsat vermesin. 15 TEMMUZU UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ...
Enes (ra) dâvetçilerin âhirette nâil olacakları yüksek mertebeleri anlatan bir hadîs-i şerîfi şöyle nakleder; Rasûlullâh (sav) bir gün şöyle buyurdular:

“-Size bir kısım insanlardan haber vereyim mi? Onlar ne peygamber ne de şehittirler. Ancak kıyâmet gününde peygamberler ve şehitler, onların Allâh katındaki makamlarına gıpta ederler. Nûrdan minberler üzerine oturmuşlardır ve herkes onları tanır.”

Ashâb-ı kirâm:

“-Onlar kimlerdir yâ Rasûlallâh, diye sordular.

Allâh Resûlü:

“-Onlar Allâh’ın kullarını Allâh’a sevdiren ve Allâh’ı da kullarına sevdiren kimselerdir. Yeryüzünde nasîhatçı ve tebliğciler olarak dolaşırlar.”

Ben:

“-Ey Allâh’ın Rasûlü! Allâh’ı kullarına sevdirmeyi anladık. Peki, Allâh’ın kullarını Allâh’a sevdirmek nasıl olur, dedim.

Buyurdu ki:

“-İnsanlara Allâh’ın sevdiği şeyleri emrederler, sevmediği şeylerden de sakındırırlar. İnsanlar da buna itaat edince Allâh -azze ve celle- onları sever.” (Ali el-Müttakî, III, 685-686; Beyhakî, Şuabu’l-îmân, I, 367; Heysemî, I, 126)

Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'TEMMUZ'